Objective: We aimed to analyze the left ventricular (LV) remodeling in patients treated with coronary intervention (PCI) in the acute phase of anterior myocardial infarction (MI) and to analyze the relationship between LV functional remodeling and residual viability in the infarct zone detected by thallium-201 (Tl-201) imaging and echocardiography.
Methods: We designed an observational prospective cohort study including 30 patients (26 men, 4 women, mean age; 52±12 years old) with acute anterior MI. Echocardiography and Tl-201 imaging were performed in all patients three days and two months after PCI and left ventricular end-systolic volume (ESV), left ventricular end-diastolic volume (EDV), ejection fraction (EF) and summed redistribution score (SRS) were calculated. Paired samples t- test or Wilcoxon rank sign test for comparing continuous variables in dependent groups, Pearson correlation for testing relationship between continuous variables were used.
Results: Left ventricular function baseline values just after PCI and two months after PCI obtained by echocardiography and scintigraphy were statistically significant. Among patients 76.7% had an EF ≥0.50 after the event. EDV and ESV values are significantly low when compared to values two months before. There was not any marked change in SRS in five patients. Polar maps were correlated with heart rate (r=0.438; p=0.023), peak creatine kinase MB (r=0.440; p=0.015) and troponin (r=0.471; p=0.009) during acute MI.
Conclusion: Significant recovery in EDV, ESV and SRS values, and increase in EF two months after the infarction shows us substantial part of the remodeling process is completed in two months and Tl-201 imaging is extremely effective in determining of salvaged myocardium.
AMAÇ: Bu çalışmanın amacı, anteriyor miyokart enfarktüsünün (AME) akut fazında primer koroner girişim (PKG) ile tedavi edilen hastalarda sol ventrikül yeniden yapılanma sürecini, enfarkt alanında saptanan rezidüel canlılık ve sol ventrikül fonksiyonel yeniden yapılanma süreci arasındaki korelasyonu thallium-201 (TI-201) görüntülemesi ve ekokardiyografi ile araştırmaktı. YÖNTEMLER: Bu çalışma akut anteriyor miyokart enfarktüslü 30 hastanın (26 erkek, 4 kadın, yaş ortalaması; 52±12 yıl) dahil olduğu gözlemsel prospektif bir kohort çalışmadır. PKG girişiminden üç gün ve iki ay sonra ekokardiyografi ve Tl-201 görüntülemesi yapıldı. Sol ventrikül sistol sonu hacmi (ESV), sol ventrikül diyastol sonu hacmi (EDV), ejeksiyon fraksiyonu (EF) ve tüm hastaların toplam redistribüsyon skoru hesaplandı. Sayısal veriler bağımlı guruplarda karşılaştırılırken Paired samples t-test veya Wilcoxon rank sign test kullanılmıştır. Doğrusal ilişki araştırılırken Pearson korelasyon analizi kullanıldı. P<0,05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi.
Bulgular: PKG'dan hemen sonra ve iki ay sonrası ekokardiyografi ve sintigrafi ile elde edilen değerler istatistiksel olarak anlamlıydı. Girişimden iki ay sonra hastaların çoğunda (76,7%) EF ≥ 0,50 olduğu gözlemlendi. Çalışmamızda EDV ve ESV değerleri iki ay öncesi değerlerle karşılaştırıldığında önemli derecede düşük bulundu. Ancak, 5 hastanın toplam redistribüsyon skorunda anlamlı bir değişim olmadı. Polar harita AME esnasındaki kalp hızı (r=0,438; p=0,023), pik kreatin kinaz MB (r=0,440; p=0,015) ve troponin ı (r=0,471; p=0,009) değerleri ile doğrusal ilişkili bulunmuştur. SONUÇ: PKG sonrası yeniden yapılanma sürecinde; EDV, ESV ve toplamı redistribüsyon skoru değerlerinde anlamlı azalma olması ve bazal EF değerlerinin artış göstermesiyle yeniden yapılanma sürecinin iki ay içerisinde önemli ölçüde tamamlanmış olduğunu, rest-redistribisyon Tl-201 görüntülemenin kurtarılan canlı miyokart dokusunu saptamada son derece etkin olduğunu göstermiştir.