Molecular Identification of Encephalitazoon intestinalis and the Prevalence of Renal Microsporidiosis in Renal Transplant Recipients in Türkiye

Turkiye Parazitol Derg. 2024 Jun 30;48(2):111-116. doi: 10.4274/tpd.galenos.2024.05025.

Abstract

Objective: In patients with end-stage kidney disease, kidney transplantation is the kidney replacement therapy option that provides the most successful survival. However, immunosuppression agents administered after kidney transplantation can increase the risk of opportunistic infections. Microsporidia are obligate intracellular pathogens that can be fatal in immunosuppressed patients. The present study aimed to determine the prevalence of microsporidia in kidney transplantation recipients and the molecular characterization of the detected species.

Methods: To evaluate the prevalence of renal microsporidiosis in kidney transplant recipients, the urine samples from a total of 325 patients were analyzed by real-time and nested polymerase chain reaction for Encephalitozoon spp. and Enterocytozoon bieneusi.

Results: Only one (0.4%) sample from the adult patient was positive for the Encephalitozoon species, while no positivity was found in pediatric patients. It was determined as Encephalitozoon intestinalis by ITS rRNA gene region sequence analysis. A microsporidia species obtained from humans in Türkiye has been characterized for the first time and registered in GenBank.

Conclusion: Our epidemiological results show that the prevalence of renal microsporidiosis in kidney transplant recipients is very low. In addition, as a result of the phylogenetic analysis of the detected isolate, it was observed that it was 100% identical to the isolates reported from dogs in Kayseri, Türkiye. This situation provided essential data regarding the zoonotic transmission dynamics of microsporidia.

Amaç: Böbrek nakli, son dönem böbrek yetmezliği olan hastalarda en başarılı sağkalım sağlayan renal replasman tedavi seçeneğidir. Ancak böbrek nakli sonrasında uygulanan immün baskılayıcı ajanlar fırsatçı enfeksiyon riskini artırmaktadır. Microsporidialar, immün sistemi baskılanmış hastalarda ölümcül olabilen zorunlu hücre içi patojenlerdir. Bu çalışmada böbrek nakil hastalarında microsporidia prevalansının belirlenmesi ve tespit edilen türlerin moleküler karakterizasyonunun yapılması amaçlandı.

Yöntemler: Böbrek nakli hastalarında renal microsporidiosis prevalansını değerlendirmek için toplam 325 hastadan alınan idrar örnekleri Encephalitozoon spp. ve Enterocytozoon bieneusi açısından gerçek zamanlı ve nested polimeraz zincir reaksiyonu ile analiz edildi.

Bulgular: Erişkin hastalardan sadece biri (%0,4) Encephalitozoon türleri yönünden pozitif belirlendi, çocuk hastalarda ise pozitiflik saptanmadı. ITS rRNA gen bölgesi sekans analizi sonucunda tespit edilen türün Encephalitozoon intestinalis olduğu görüldü. Bu çalışma ile Türkiye’de ilk kez insanlardan izole edilen bir microsporidia türü karakterize edilerek GenBank’a kaydedildi.

Sonuç: Elde edilen epidemiyolojik sonuçlar, renal transplant hastalarında renal microsiporidiosis prevalansının çok düşük olduğunu göstermektedir. Ayrıca tespit edilen izolatın filogenetik analizi sonucunda Kayseri’de köpeklerden bildirilen izolatlarla %100 benzer olduğu görüldü. Bu çalışma microsporidiaların zoonotik bulaşma dinamikleri açısından önemli bir veri sağlamaktadır.

Keywords: Renal microsporidiosis; Encephalitozoon intestinalis; zoonotic transmission; kidney transplantation; Türkiye.

MeSH terms

  • Adolescent
  • Adult
  • Aged
  • Animals
  • Child
  • Child, Preschool
  • Encephalitozoon* / genetics
  • Encephalitozoon* / isolation & purification
  • Encephalitozoonosis* / epidemiology
  • Enterocytozoon / genetics
  • Enterocytozoon / isolation & purification
  • Female
  • Humans
  • Immunocompromised Host
  • Kidney Transplantation* / adverse effects
  • Male
  • Microsporidiosis* / epidemiology
  • Middle Aged
  • Phylogeny*
  • Polymerase Chain Reaction
  • Prevalence
  • Turkey / epidemiology
  • Young Adult